04-18-2016, 06:10 PM
Doğrusuyla yanlışıyla Elif Güvener!
Duygu Tombak
İlişki Durumu: Karışık dizisinin başladığı ilk günden bu yana Elif’i sevdim. Murat’a âşıkken de, Can’a âşıkken de, entrika yaparken de… Peki, tamam, Elif’i neden seviyordum, ama neden? Mutlaka mantıklı bir sebebi olmalıydı… Biraz bölümleri taradım, biraz kendi kendime düşündüm ve (kendimce) çok mantıklı nedenler buldum!
Hikâyenin en başında karşımızda cool, kendine güvenen, akıllı ve Murat’a âşık bir Elif Güvener vardı. Buraya kadar her şey normal! Ne zaman ki Murat’a olan aşkını itiraf etti sonrasında olaylar olaylar işte… Biliyorsunuz!
Hiçbir şey, uzay boşluğunda sebepsiz ve başıboş gezmiyor. Tıpkı Elif’in hırsı gibi. Geçmişten devam edelim… Elif, Murat için yanarken böyle bir sahne izlemiştik:
Ardından Murat, sanki hiçbir şey olmamış gibi gelip Elif’i öpmemiş miydi? Hatırlamayanlar için:
Murat, kontrolsüz bir şekilde direksiyonunu Ayşegül’e doğru kırarken Elif, yanındaki iki adamı da kaybetmenin üzüntüsü ve kızgınlığı içindeydi. Sadece bu durumun kurgu değil; gerçek olduğunu düşünüp kendimi Elif’in yerine koyuyorum. En yakın iki arkadaşım, ki bir tanesine aşığım, daha dün hayatımıza giren bir kızın peşinden gidiyor. Grubun çiçeği iken; ikisi de aynı kızın peşinden gittiği için unutuluyorum. Gerçekte de, kurguda da zor bir psikoloji.
Elif, böyle bir ruh halindeyken yaptığı hiçbir şeyi yadırgamadım. Yalanlar söyledi, tehditler etti… Aslında Elif Güvener’den nefret etmek için çok nedenimiz vardı. Eden, etti; ama ben edemedim! Hani belki, ucundan azıcık biraz gıcık olmuş olabilirim. (Özellikle hamilelik oyununda.)
Kapı-duvarlar mahvetti bu kızı!
İnanmayacaksınız belki ama hamilelik oyununda da tek suçlunun Elif ya da Elif-Mediha ikilisinin olduğunu asla düşünmedim. Can, o akşam, Ayşegül’e kızıp kendisini Elif’in kollarına atmasaydı Elif’in elinde de böyle bir koz olmayacaktı. Can’ı seviyoruz, o ayrı ama oğlum insan azıcık yarınını düşünmez mi? Tamam, Can kendini düşünmedi peki ya Elif’in hisleri? Ohh ne güzel dünya ya! Gelen Elif’i öpsün, giden Elif’i öpsün! Pardon da beyler Elif sizin oyuncağınız mı?
Var mı Elif'i böyle ağlatıp kaçmak?!
Gönülsüz yenen aş, ya karın ağrıtır ya da baş, derler. Gönülsüz yenen aş, sadece Elif’in değil tüm ahalinin karnını ya da başını ağrıtmaya başladığında Elif’e olan kızgınlıklar tavan yaptı. Elif’in, arkalarda bir yerlerde bir kalp taşıdığını biliyordum ve ısrarla Elif’i savunuyordum. En azından Elif, kendi içinde tutarlıydı! (Evet, tutarlı olması kötü olmasından daha önemli. Benim için. ^.^ )
Her zaman "peyniiiir":)
Hamilelik oyunu dışında Elif’e gelen ortak tepkilerin bir diğer nedeni ise sürekli Mediha ve/veya Murat ile işbirliği halinde olmasıydı. Daha önce de bölüm yorumlarından söylediğim gibi büyük entrikalar pek Elif’in kalemi işler değildi. Kaldı ki Elif, öyle bir kız da değildi! İnsanlar için, Elif’in üzüntüsü fırsat bilip kendi oyunlarına alet etmek, belki de cesaret edemedikleri durumlarda Elif’i maşa olarak kullanmak en basitiydi. Bazen yeter diyorduk Elif’e yeter, uyma şunlara! Herkes gider, sen ortada “kötü” olarak kalırsın!
Nitekim öyle de oldu:
İzlediğim tüm İlişki Durumu: Karışık bölümlerine baktığımda bu görüntü, Elif için, hırsla yaptığı tüm aşırılıkların kefaretini yalnız kalarak fazlasıyla ödediğinin resmidir.
Sadece Elif Güvener'e de baktığımda ise, hiç kimsenin durduk yere kötü olmadığını görüyorum. Şartlar, olaylar, kişiler... İstesek de istemesek de bizim hayata ve insanlığa karşı olan duruşumuzu etkliyor. Elif Güvener de doğrusuyla yanlışıyla bu durumun kurgu dünya da hayat bulmuş hali!
Bugüne kadar doğrusuyla yanlışıyla ben Elif Güvener'i çok sevdim. Bundan sonrası için ise gönlüm Elif’in de mutlu olmasından yana. Çok amin. ^.^
*
Sadece Elif için bu yazıyı yazdırabilen Eda Ece’ye de selamlar, sevgiler. : )
ranini.tv